Işık Karanlığa Aşıktır
Bir yerde hata vardı
Neydi peki?
Bilen duyan var mı?
Ne zamandan beri, hareket eden bir cesedim?
Niye kimse uyandırmadı beni?
Uykum mu ağırdı, yoksa yaşamak mı?
Ne olunca geçerdi?
Sahi geçer miydi zamanla?
Zaman ilaç mıydı acılara?
Yoksa aklını uyuşturan, ucuz bir antideprasan mı?
Bir önemi yok artık soruların, yanıtların.
Küçücük bir ömrün, küçücük bir sonucuyuz aslında
Yaşadı ve öldü diyecekler
Tebessümün bile unutulacakken yıllar sonra
Bu amaçsız hırs, niye diye sormalı insan ruhuna.
Vazgeçmeli kendinden, cennetten
Bırakmalı kendini boşluğuna
Madem sonsuzluk sunuluyor sana
Anlayacaksın elbet, gerçeği yakında
Peki, gerçek nedir?
Aynada gördüğün, gerçek mi mesela?
Ya seviştiğin kadın?
Nedir senin gerçeğin?
Bir amaç uğruna yaşamak mı?
Bir sırrı açığa çıkarmak mı?
Sorularına yanıt bulmak mı?
Anlamak mı, anlamaya çalışmak mı?
Bak yine geceyi buldun karşında
Koyu siyah, sızıyor anılarından
Dökülüyor avuçlarından
Dağılıyor dört bir yana
Vazgeç korkmaktan, siyahtan
Bütün siyahlar erkenden büyür unutma
Çünkü siyahlar, ana kuzusu olamayacak kadar siyahtır
Ve en güzel ışık, karanlıkta parlar…
Işık, karanlığa âşıktır…