“La-hey!”

‘Toprakları’ ve ‘hayatları’;
‘ingilizlerce’ çalınmış millettir Kızılderili’liler!
‘Hırsızlarını’ ve ‘katillerini’ iyi tanırlar dolayısıyla!

‘Beşyüz yıl’!

‘Etnik temizlik’ten…
Tehcir!
Hastalık bulaştırma!
İmha!
Dil ve kültür!
Zorla kısırlaştırma’ya kadar:
…’Soykırım’ın bütün ‘çeşit’ ve ‘yöntemleri’, acımasızca üzerlerinde denenmiş insanlar!

‘Soykırım: Kölelik, tecavüz ve yağma’!
…1492′ de başlar orda!

‘Siyah beyaz’ dünyaya, ‘ihraç’ ettikleri,
‘siyah-beyaz’ ‘Western Fimleri’nin her biri bir ‘Kızılderili’ dramıdır!

‘12 Ekim 1492’…
O ‘kara’ günü, ‘şükran günü’ olarak kutlarlar utanmadan!

‘Soyaçekim’, ‘yaratılış kanunu’dur!
‘Barbar’ bir topluluktan başka ne beklenir!
…’Soy değişmez’!

Neyseki..
Çağın ‘zalimlerinin’ ‘soykırımlarına’ karşı, bir ‘insan sesi’ de’ ‘Güney Afrika’dan yükseldi bu kez!

‘Soykırım’ suçuyla;
‘Yargılanacak İsrail!

‘İnsanlık vicdanı’nda zaten’!…
‘Lahey’de kabul etti!
‘Süreç’ başladı!

İsrail’in ‘karanlık dosyasını’ inceledi!
‘Tedbir’ kararı verdi!
‘İnsani koridorları açın!’ dedi.

‘Karar’a uyar, uymaz!
…Ki; uymaz, uymayacak!
‘Nasıl uyacağını’ biliyoruz da!..
Ancak, ‘Soykırımcı’ olduğu,
‘Lahey’ kayıtlarına da geçmiş oldu!

‘Güney Afrika’, boğulmakta olan İnsanlığın, ‘karanlık’ ‘hücresinden’, küçücük bir hava deliği açtı!

‘Vahşi Batı’nın ‘batırdığı’, ‘kara kıta’nın
…’kara bahtlı’ insanları!
‘Dertli coğrafyadır’!
Onlar da yaşadılar!

‘Sessiz’ kalmadılar!
………

Yeryüzünün ‘insan’ ‘elleri’ tetikte!
‘Taş yerinden oynadı’!

Kendi balçıklarına battılar!
…boğuluyorlar!
İşin içinden çıkamıyorlar!

‘Pisliğin’ iki ‘panzehiri’ var!
‘Su ve ateş’!
/
Bu ‘İsrail virüsü’ yokedilmezse;
İkinci adımda…
‘Kopsun Kıyamet’!

Bir ‘cihan harbi’ne doğru koşuyor dünya!

|…|
Bir ‘Kızılderili’ ‘tecrübesidir’!
“Bir derede iki balığı kavga ederken görürseniz, bilin ki oradan uzun bacaklı bir İngiliz geçmiştir.”

‘Dünyanın ortasından geçtiler’!
…Yıllar oldu!